Institut français 2022 Çeviri Ödülleri için başvurular alınıyor… Fransıza Çeviri Ödülleri… Detaylar Kitap Magazin‘de…
Institut français 2022 Çeviri Ödülleri için Başvurular Alınıyor
Institut français Türkiye, yayınlanmış eserlerin Fransızcadan Türkçeye çevirisini teşvik etmek ve tercümanlık mesleğini öne çıkarmak, tercümanın Türkiye’de kitap ve yayıncılık sektöründeki yerini güçlendirmek amacıyla bir manifesto yayınlayarak 2021 yılında Fransızca Çeviri Ödülleri’ni başlatmıştır.
Institut français 2022 Çeviri Ödülleri, Beşeri ve Sosyal Bilimler ve Deneme dalında 1 Ocak 2020 – 30 Mart 2022 tarihleri arasında yayımlanmış çeviri eserleri kapsayacaktır. Ödüller Genel ve Teşvik adı altında iki ayrı kategoride verilecek. Genel kategori ödülü 30 000TL, jürinin önerisi ile verilebilecek olan Genç Çevirmen Teşvik Ödülü tutarı ise 15 000TL olarak belirlendi.
Başvurular 1 Nisan – 29 Nisan 2022 (saat 17.00’a kadar) tarihleri arasında yapılabilecektir.
Başkanlığını INALCO Türkçe Kürsüsü Yöneticisi ve Actes Sud Türkçe Koleksiyonu Müdürü Timour Muhidine’in yaptığı Institut français Türkiye Çeviri Ödülleri Seçici Kurulu; Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Doç. Dr Lâle Özcan, Hacettepe Üniversitesi Çeviri Bölümü Başkanı Doç. Dr Zeynep Oral, Galatasaray Üniversitesi Öğr. Gör. ve çevirmen Dr. Şilan Karadağ ve çevirmen editör Ayça Sezen’den oluşuyor.
VICAT işbirliği ile gerçekleşmektedir.
Manifesto…
Bir kitabın ortaya çıkma sürecinde çevirmenlerin katkısı esastır.
Institut français Türkiye için diller birer Evliya Çelebi gibidir, onlar da seyahat ederler!
Çevirmenler ise, kültürleri buluşturup aralarında kalıcı bağlar kurulmasını sağlayan her şeyin -sözcüklerin ve eğretilemelerin- peşine düşen, yeri doldurulamaz aktarıcılardır. İyi bir çeviri okumak, yazarı kendi dilinde okuyormuş hissini uyandırır. Edebi çevirmen, yeteneğini başkalarının hizmetine sunarak eserde kendisini görünmez kılsa bile, aslında bir sanatçıdır. O basit bir teknisyen değildir, yılların deneyimine ve eğitimine dayanarak karmaşık düşünceleri yorumlayan ve öteki dilde eşdeğer bir üslup yaratabilen kişidir.
Çevirmen, kendi kültürüne olduğu kadar yazarın kültürüne de hâkim olmalıdır, bu onun mesleğinin doğası, hatta asaletidir. Çevirmenlerin işlevi çoğu kez azımsanır, sektördeki aktörler tarafından nadiren öne çıkarılır ve değerinin karşılığını maddi açıdan da pek bulamaz. Institut français Türkiye bir “Fransızca Çeviri Ödülü” yaratarak çevirmenlerin bu rolünü takdir eder ve yanlarında yer aldığını beyan eder. Sezar’ın hakkını Sezar’a verme zamanı gelmiştir! Başka bir deyişle, ezelden beri kültür ve edebiyatın bizi bu derece mutlu edecek şekilde daldan dala konmasını sağlayan kadın ve erkek çevirmenlerin, yani bu edebiyatçıların emeğini yerli yerine oturtarak artık haklarını vermeliyiz.